Yaşlanmak…

Aynaya her yaklaşıp yüzünüzü incelediğinizde, bir gün önce orada olmayan bir kırışığı gördüğünüzden eminsiniz değil mi? Rahat olun. Zaman bu kadar çabuk ilerlemez! Ama bir gün mutlaka o çizgilerin oluştuğunu göreceksiniz. İşte adım adım ciltteki yaşlanma…

Aynaya her yaklaşıp yüzünüzü incelediğinizde, bir gün önce orada olmayan bir kırışığı gördüğünüzden eminsiniz değil mi? Rahat olun. Zaman bu kadar çabuk ilerlemez! Ama bir gün mutlaka o çizgilerin oluştuğunu göreceksiniz. İşte adım adım ciltteki yaşlanma…
Aslında zaman, cildinizin en büyük düşmanı değildir. Doğal yaşlanma sürecinin büyük destek gördüğü başka güçler vardır:
 
Güneşe maruz kalma,

Sigara içmek

Çevresel toksinler

Özellikle A, C, E vitaminleri ve folik asit yönünden yoksul, yağ ve tuz açısından ise zengin bir diyet

Aşırı alkol tüketimi

Stres

Sert sabunlar

Uykusuzluk

 
Fakat hiç güneş koruyucusu olmadan evden çıkmazsanız ve bir nefes sigara içmeseniz dahi cildiniz aşağıdaki süreci geçirecektir:
 
Kuruluk:


Derinin yağ bezleri, 30 yaşından sonra üretimlerini belirgin şekilde düşürür ve bu kayıp, yıllarla birlikte devam eder.
 
Güneş hasarı/derinin sıkılığını kaybetmesi:


40’lı yaşlarınıza yaklaştığınızda melanositler,  derinin güneşin zararlarıyla mücadele yeteneğini azaltır ve genellikle düzensiz bir pigmentasyona neden olarak yok olmaya başlarlar.
 
İncelme:


Aşağı yukarı 40 yaşında dermis ve derinin tabakası incelmeye başlar. Süreç 50. doğum gününüzden sonra hız kazanır. Hazin sonuç, dolgunluğun, gençlik yumuşaklığının kaybı ve sarkmadır. Yağ tabakasının kaybı cildi aynı zamanda daha kırılgan ve aşınmaya eğilimli hale getirir.
 
Sıkılığın kaybı:


Dermis’te fibroblast olarak adlandırılan hücreler sürekli olarak cildimizi kolejen ve elastin ile yeniden doldurur. Fibroblastlar yılların geçmesi ile birlikte fonksiyonlarını yerine getirme yeteneklerini kaybederler. Bu da kolejen ve elastinin azalması sonucunu getirir.
 
Bağışıklığın azalması:


Deri; yabancı madde ve toksinlerin varlığını kaybeden bağışıklık sisteminin algılayıcıları olan Langerhan hücrelerinin evidir. Onlar olmadan tahriş edicilerle karşılaştığınızda hızlı bir uyarı sinyali alamazsınız.
 
Hasar onarma yeteneğinin azalması:


Genel olarak zamanla vücudun serbest radikallenin neden olduğu hasarı onarma yeteneğinde azalma olur ve böylece hücrelerdeki değişimler daha belirginleşir, yaşlanma hızlanır.
 
Isı kontrolünün kaybı:


Ter bezleri de çalışma yeteneğini yavaş yavaş kaybeder. Bu nedenle vücudunuzun kendini düzenlemesi, sıcak ve soğuğu algılaması zorlaşır.
 
(Kaynak: Dr. Nicholas Perricone/Kırışıklık Kürü)
 
-BİTTİ-
 
Hazırlayan: Fatma Belgin
 
 
 
 
 
 

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir