Çocukluk çağında bilinenlerin yanı sıra tam olarak bilinmeyen hastalıkların da ortaya çıkabildiğini ve bunların tümünün “nadir” ya da “yetim” olarak tanımlandığını aktaran Kasapçopur, nadir hastalıkların çoğunluğunun da çocuk romatoloji bilim dalının ilgi alanını oluşturduğunu belirtti.
‘ROMATİZMA 0-16 YAŞ ARASINDA ORTAYA ÇIKABİLİR’
Çocukluk çağının (0-16 yaş) en çok karşılaşılan romatolojik hastalığı olan “Jüvenil İdiopatik Artrit”in alt grubu olan “Sistemik Jüvenil İdiopatik Artrit” (SJIA), “Ailevi Akdeniz Ateşi” (FMF) ve “Kriyopirin İlişkili Periyodik Sendrom” (CAPS) hastalıklarına ilişkin bilgi veren Kasapçopur, şunları kaydetti:
“SJIA, çocukların ortalama yüz binde 15 ’inde görülür. Kontrol altına alınamayan ateş ve ciddi eklem tutulumlarıyla ortaya çıkar. Bu hastalık tipinde vücuttaki tüm organlarda etkilenme ve fonksiyon bozukluğu görülebilir. Hastalığa karaciğer-dalak büyümesi ve kalp zarında sıvı toplanması da eşlik edebilir. Hasta çocukta bu duruma yol açan, kontrolsüz ortaya çıkan iltihap durumudur. Bu iltihaba enfeksiyon dışı nedenler yol açar. Hastalık zamanında kontrol altına alınamazsa oluşabilecek makrofaj aktivitasyon sendromu nedeniyle ölüme yol açabilir.
SJIA, çocukta zamanında tanılandırılır ve iyi bir çocuk romatoloji merkezinde hasta kontrol altına alınırsa tedavisi mümkün olan bir hastalıktır. Hastalığın tedavisinde öncelikle kortizon ve uzun etkili ilaçlar adını verdiğimiz ilaçlar kullanılır. Bu grup ilaçlarla hastaların yüzde 40 ’ında bulgular kontrol altına alınabilir. Kalan yüzde 60 ’lık grup hastada ise hastalığın gidişini son 10 yıllık dönemde etkin olarak değiştiren biyolojik ilaçlar adını verdiğimiz ilaçlar kullanılır. Son on yıllık dönemin öncesinde çocuklarda bu ilaçlar kullanılmadan ciddi eklem hasarları oluşurken bugün için artık bu grup ilaçların kullanımı ile hasarların oluşumu tamamı ile önlenmiştir.”
Kasapçopur, çocuklarda romatizmanın her yaşta görülebildiğini belirterek, “Hareket yeteneğiyle diğer tüm vücut sistemini de etkileyen bu tür hastalıklar dikkatli ve sürekli tedavi edilmezse kalıcı ve sakatlık bırakıcı eklem değişikliklerine yol açabilir. Bu nedenle erken tanı büyük önem taşımaktadır” diye konuştu.
‘TÜRKİYE’DE GÖRÜLME SIKLIĞI YAKLAŞIK BİNDE BİR’
Çocuklarda görülen bir diğer önemli romatolojik hastalığın ise yineleyen ateş ve karın ağrısı atakları ile ortaya çıkan FMF olduğunu belirten Kasapçopur, tedavisi ilaçla mümkün olan bu hastalığın Türkiye ’de görülme sıklığının yaklaşık binde bir olduğunu ifade etti.
Kasapçopur, yineleyen ateşe eşlik eden döküntülerin yer aldığı önemli bir başka bir hastalığın da “kriyopirin ilişkili periyodik sendrom” anlamına gelen CAPS hastalığı olduğunu aktararak, şunları kaydetti:
“Bu hastalık nüfusun milyonda bir ya da ikisinde görülür. Anne ve babadan kalıtımsal yolla geçen hastalık ileri evrede duyma kaybı, kronik menenjit ve hasar bırakan eklem iltihabı gibi sorunlara yol açabilir, çok nadir görüldüğünden ve belirtileri başka hastalıklara benzediğinden tanısı geç konulabilir. Ancak zamanında tanı konulduğunda yine tedavisi mümkündür. Genel olarak nedeninin tam olarak belirlenemediği bu hastalıklarda zamanında tanı konulur ve mümkün tedaviler gerçekleştirilirse çocuklar sağlıklı yaşam sürdürebilir. Farkındalık düzeyinin arttırılması, tanının erken konulması ve etkin şekilde tedaviye başlanmasıyla çocuklarda oluşacak sakatlıkların, yaşamsal tehlikelerin önüne geçilir.”