“ÜST SINIFTAN DEĞİL”
Orta Asya’da bütünlüğü bozulmadan bulunan ilk Türk gömüsü olduğuna inanılan mezar, Altay Dağları’nda 2 bin 900 metre rakımda bulundu. Bölgedeki hava koşullarının 3 metre derinliğindeki mezarı bozulmaktan koruduğu ifade edildi. Khovd Müzesi’nden araştırmacı B. Sukhbaatar, “Üst sınıftan bir kişi değil ve muhtemelen bir kadın cesedi. Çünkü mezarında yay bulunmuyor. Şimdi cesedin cinsiyetini kesin olarak belirlemek için dikkatli bir şekilde üzerini soyacağız” dedi.
“TİCARET KONUSUNDA OLDUKÇA BECERİKLİLER”
B. Sukhbaatar Moğolistan’da bulunan mezarın muhtemelen tüm Orta Asya’da bulunan bütünlüğü bozulmamış ilk Türk gömüsü olduğunu belirterek, “Bu çok ender rastlanan bir fenomen. Bu bulgular bize Türklerin inanç ve ritüellerini gösteriyor. Mezarda dizgin, kil vazo, ahşap kase, yalak, demir tencere, at kalıntıları ve antik kıyafetler bulundu. Atın kurban edildiğini çok net bir şekilde görüyoruz. 4-8 yaşları arasındaki bir kısrak olduğu anlaşılıyor. Pamuktan yapılmış 4 ceket bulduk. Bulduklarımız arasında sadece koyun yününden yapılan kıyafet ve eşyalar değil, deve yününden yapılanlar da var, bu çok ilginç. Mezardan çıkanlar arasında bir de şapka var. Bulunanlar mezarın yaklaşık MÖ 6. yüzyıla ait olduğunu ve bu insanların ticaret konusunda da oldukça becerikli olduklarını gösteriyor” diye konuştu.
DAHA ÖNCE DE 2 BİN YILLIK TÜRK MEZARI BULUNMUŞTU
Çin metinlerine göre MÖ 6. yüzyılda Orta Asya’dan Sibirya’ya kadar olan bu bölgede, İpek Yolu boyunca Türk kabileleri ve Soğdiyanlar yaşıyordu. Kendi alfabelerini geliştiren, kurt ve mavi rengi de içeren bir dizi sembole sahip olan Türklere ait bölgede daha önce başka mezarlar da bulundu. 2003’te bir mezarda bulunan 2 bin yıllık iskelete yapılan DNA analizi, cesedin modern Türklere ait genleri taşıdığını ortaya çıkarmıştı. Arkeologlar iki yıl önce de Altay Dağları’nda Türk bir savaşçıya ait olduğuna inanılan bir mezar bulmuştu. Savaşçının mezarında atı ve bazı müzik enstrümanları da bulunmuştu. Bunların yanı sıra mezarda yastıklar, bir koyun kafası, deri çanta, keçi kemikleri de vardı. O dönemde sahip oldukları eşyalar ile gömülen Türkler, öte dünyada bu eşyaları kullanacaklarına inanıyordu.